Sanatçının çıktığı son dünya turnesinden kazandığı paranın üçte ikisinden fazlasını bir sonraki turne için ayırdığını anlatıyordu. Sahne konusunda oldukça titiz olan Madonna'nın her ayrıntı için hiçbir maddi fedakârlıktan kaçmadığını öğrenmiş olduk. Denilebilir ki, Madonna'nın kazandığı paranın yanında bizimkilerin kazancının esamisi okunmaz. Kimse kusura bakmasın ama eğer sanatçı böyle davranmamış olsa belki bugün başında olduğu listeye giremeyecekti bile. Bugün Türkiye'nin en popüler isimlerinin sahnelerini bir düşünelim. Onlar için zirve sayılabilecek Harbiye Açıkhava konserleri de dahil. Ne orkestraları, ne ses düzenleri, ne sahne şovları ne de kendi performansları, dünya yıldızlarının yanında müsamere gibi kalmıyor mu? Mesela o derme çatma konser sahnelerinde şarkı söylerken hiç rahatsız olmuyorlar mı? Birazcık daha masraf yapayım bu da benden olsun deyip neden daha iyisini yapmaya çalışmıyorlar. Bu konuda Hande Yener'in hakkını yememek lazım. Farklı bir şeyler yapmaya çalışıyor. Ancak o da çok yetersiz. Hadi sahneleri bir yana bırakalım. Albümlerde bile kayıtların çoğu zaman yetersiz olduğunu çekinmeden söyleyebiliriz. Bu konuda Avrupa yollarına düşüp iyi isimler ve orkestralar arayan Sıla ve Emre Aydın dışında kaç kişi var? Müzikten kazanılan yine müziğe yatırılmazsa her şey yerinde sayar. Tabii ki evleri arabaları da olsun. Ancak bir müzisyene gayrimenkul zengini değil, iyi müzisyen olmak yakışır.
Zaman Cumartesi