"İzmir'de imara açılacak arazi kalmadı"!

10 Temmuz 2017 Pazartesi 18:03

Eskiler bilir yayla gibi evlerin tadını... Her odadan biri çıkar, toplanır torun tombalak bir odada. Çaylar demlenir, koca evin kahkahası mahalleyi inletir. Şimdi ise, değişen koşullarla birlikte ne eski kalabalık aileler kaldı ne de yayla gibi evler. Günümüzde emlak sektörünü incelediğimizde artık şehir insanı hem kolaylığı hem de konforu sayesinde küçük ve modern evlerde yaşamak istiyor. Hal böyle olunca da emlak satışlarında 1 + 1 ve 2+1 evler tercih ediliyor.

İzmir Emlak Komisyoncuları Odası (İZEKO) Başkanı Mesut Güleroğlu, ev alma konusunda merak edilenleri, şehirde emlak sektörünün durumunu ve günümüzde 3+1'den küçük evlerin satışlarının artmasını değerlendirdi. Emlak piyasası olarak şu anda gayrimenkul alımları sırasında sıkıntı yaşadıklarını belirten Güleroğlu, "İkinci el konutlar satılıyor veya o konutlar alınıp tadilat görüp tekrar piyasaya sürülüyor. Onlar sıfır binalara göre daha uygun ama bizim açımızdan emlakçiliğin bu yönde çok da büyük bir hareket göstermesi gibi bir durum yok" dedi.

'AYRILIKLAR ÇOĞALDI'
Eskiden 3+1 dairelerin revaçta olduğunu belirten Güleroğlu, "Şimdi ise 2+1,1 + 1 ve stüdyo dairelerin bizim açımızdan hiçbir artısı yok hatta eksisi var diyebilirim. Geriye dönüp bakacak olursak ortada bir aile vardı. Babaanne ve anneanne vardı. Herkes bir arada yaşardı ve bununla birlikte büyük evlere ihtiyaç duyulurdu. Çocuklar aynı evde yaşardı ve evler 300 metrekareden aşağıya değildi. Zamanla 150 metrekareler düştü, daha da zamanla ailelerin daha çok küçülmesi ve ayrılıkların çoğalmasıyla daha küçük alanlara olan talebi artırdı. Özellikle İzmir'e bakacak olursak, Bornova, Buca ve Karşıyaka civarında yapılan üniversiteler, 1 + 1 binaların yapılmasını daha da özendirdi. İzmir çok büyük bir alışveriş ve ticaret şehri olmasa da ticaret yapan büyük firmalar var. Bu firmaların yetkilileri şehre geldiklerinde bu tip evleri tercih ediyorlar. O yüzden hem ailelerdeki küçülmeler hem eğitim faktörü hem de ticari faktörün gerekliliği insanları 1 + 1 rakamlarına daha çok yaklaştırdı. Fakat 1 + 1 dairelerin fiyatı 3 + 1 dairelere oranla daha çok pahalı. Örneğin, Buca'nın Şirinyer semtine bakacak olursak 1 + 1 daireleri en az 160-170 arasından satıyoruz. 3 + 1 evler ise Şirinyer merkezde 285 bin ile 350 lira arasında değişiyor. Metrekareleri onun iki veya üç katı olmasına rağmen rakamlar bu şekilde gidiyor" diye konuştu.

'KİRALIK HAREKETLİ'
Ekonomide kiralık daireler konusunda büyük bir "hareketlenme olduğunu dile getiren İZEKO Başkanı, "Her yeni yapılan binanın yapılma süreci var yaklaşık 18 ayda bitmesi gerekiyor. Devlet de zaten 18 aylık kira ücretini bu kişiler için karşılıyor. Hal böyle olunca o insanlar da evleri yıkıldığında başka bir kiralık daire geçiyorlar. Ekonomide kiralık daire konusunda biraz hareketlenme var. Yani bizim kiralık daireler konusunda memnuniyetimiz var. Ancak her tarafta binalar yıkılmaya başlayınca kiralık ev konusu kısıtlanmaya girdiğinden dolayı kira rakamları biraz yükseldi. Bundan dolayı bir sıkıntımız var yoksa herhangi bir sorunumuz kalmayacak. Satılık daire konusuna gelecek olursak kentsek dönüşümde, aslında bana göre kentsel yenileme, çünkü binayı yıkıp yenisini yapıyorlar. Yeni yapılan bina maliyeti tabi o bölgedeki binanın eski değer, mesela Aksoy bölgesine bakacak olursak bundan iki sene önce 150-200 liraya sattığımız daireler için şu anda eski binaları alanlar 250-300 lira para ödüyorlar. Bu paralar ödendiğinde bina maliyeti üzeri bindiğinde ve üzerine biraz daha kar konduğunda 500-550 lira oluyor. Hal böyle olunca rakamlarda da bir yükselme var" dedi.

'ARAZİMİZ KALMADI'
İzmir'in emlak sektöründeki konumundan da bahseden Güleroğlu, "Türkiye genelini düşündüğümüzde İzmir, şu anda üçüncü büyük ilimiz olarak görünüyor. Fakat emlak konusunda bizi geçen bazı iller var. Mesela Bursa ve Adana bizden önde. Çünkü orada hem arsa üretimi var, konut üretimi için arsalar var hem de imarlı araziler var. Maalesef ki İzmir'de şu anda imara açılacak arazimiz kalmadı. Yabancı yatırımcılar arıyor, bin 200 konutluk yer yapacağını söylüyor ama bizim şu anda 200 konutluk yer yapacak bile arazimiz kalmadı. Yani belediyelerin yeni arsa üretmeleri gerekiyor ki, konut alanları hareketlensin. Kentsel dönüşüm alanları da doğru bir şekilde uygulanmalı. Binanın yıkılıp yapılması değil, o bölgenin tamamen yıkılıp yeniden düzenlenmesi gerekiyor. Yeşil alanların bir yerde, okul ve parkların bir yerde, camilerin bir yerde olması gerekiyor. Bunun tamamen sistematik bir şekilde olması lazım. Bayraklı bölgesini şu anda en gözde olarak düşünürsek, kentsel dönüşüm alanında hala yapılmış bir şey yok. Bir ara binalar yıkılıp yapılmaya başlanmıştı ama sanırım artık bunun için ruhsat vermiyorlar. Çünkü orası kentsel dönüşüm alanı ileride o yeni yapılan bina bir daha yıkılıp baştan yapılmak zorunda kalacak. O yüzden durdurulma mantıklı olmuş. Tamamen yıkılıp yeniden düzenlenmesi için yabancı yatırımcılar, Türk yapımcılar bir araya gelip kim varsa o alanı doğru bir şekilde değerlendirip hareket edilmesi gerekiyor" dedi.

'UZUN BİR SÜREÇ YAŞANIYOR'
İZEKO Başkanı Güleroğlu sözlerini İzmirli vatandaşlara göre hangi evlerin revaçta olduğunu ve satın alma işleminde yaşanılan zorluklardan bahsederek tamamladı: "Her bölge revaçta ama en çok 1 + 1'ler tutuluyor. Biz mesleğimizi icra ederken siz kendinize bir daire alacaksanız beğeniyorsunuz, sonra anne ve baba geliyor daha sonra eşinizin anne ve babası geliyor, akrabaların beğenisinden geçiliyor. Yani uzunca bir süreç yaşanılıyor. Ben bu evi gördüm hemen de aldım diye konuşabilen 10 müşteriden yalnızca ikisidir. Fakat 1 + 1'de yatırımcı gelip 'Ben üç tane 1 + 1 daire alacağım, gördüm beğendim. Bunları ne kadara kiraya verebilirim?" diye bize sorup hesaplarını yapıyor. Böylece anlaşmamız sağlanıyor. Her şeyi göz önüne alacak olursak bu tip dairelerin satışları daha kolay. Bizim açımızdan da daha hareketli oluyor."

Ege Telgraf Gazetesi