"Depreme hazırlıklı olmak için güvenli ve kaliteli yapılaşma anlayışıyla hareket etmeliyiz!"
Ege Denizi’nde son dönemde art arda meydana gelen depremlerin, ülke olarak deprem kuşağında yaşadığımız gerçeğini topluma bir kez daha hatırlattığını belirten GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, “2017 yılında yaşadığımız bu depremler, deprem yönetmeliklerine uygun şekilde projelendirilerek inşa edilen binaların ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” diye konuştu. 

GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, 17 Ağustos Marmara Depremi’nin yıldönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, “Unutmamamız gerekir ki, ‘İnsanları deprem değil binalar öldürüyor.’ Deprem kuşağında yer alan ülkemizde depreme hazırlıklı olmak için güvenli ve kaliteli yapılaşma anlayışıyla hereket etmeliyiz. Can ve mal kaybının önüne geçilmesi amacıyla hayata geçirilen ve bugün vazgeçilmez bir zorunluluk olarak gördüğümüz kentsel dönüşüm sürecini, toplumun yaşam kalitesini yükseltecek bir fırsat olarak değerlendirmeliyiz” dedi.

Ege Denizi’nde son dönemde art arda meydana gelen depremlerin, ülke olarak deprem kuşağında yaşadığımız gerçeğini topluma bir kez daha hatırlattığını belirten GYODER Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, “2017 yılında yaşadığımız bu depremler, deprem yönetmeliklerine uygun şekilde projelendirilerek inşa edilen binaların ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” diye konuştu.

Türkiye’deki yapı stokunun yaklaşık yüzde 75’inin çürük ve denetimsiz olmasının yanı sıra, çarpık yerleşim, plansız kentleşme, ulaşım ve altyapı alanlarının yetersiz olması nedeniyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın, 2012 yılında kentsel dönüşüm hareketi başlattığını belirten Dr. Feyzullah Yetgin, şöyle konuştu: “Ülkemizde büyük yıkıma yol açan 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin üzerinden 18 yıl geçti ve bu süreçte depreme hazırlıklı olmak amacıyla yapılan yeni düzenlemelerle birçok kapsamlı çalışma hayata geçirildi. Bu kapsamda, afetlere karşı güvenli, altyapısı tam, çevre dostu, enerji verimli nitelikli kentler hedeflendi. Ancak tüm düzenleme ve yapılanmalara rağmen hala depreme tam anlamıyla hazırlıklı olmadığımızı söyleyebiliriz. Bugün ülkemizde yaklaşık 15 milyon konutta halen su yalıtımı uygulaması bulunmuyor. Yaklaşık 6.5 milyon konut da deprem açısından riskli bina statüsünde yer alıyor. ”

Kentsel dönüşümün hızlanmasının önündeki en büyük engel olan kaynak sorununu çözmek için de yeni adımların atılmasının sektöre moral verdiğini belirten GYODER Başkanı Dr. Feyzullah Yetgin, “Hükümetin ilk etapta yurtdışından ve İller Bankası’ndan bulduğu kaynakla 5 yılda sektöre 75 milyar liralık bir kaynak ayırması planlanıyor. Proje hayata geçerse 2018 yılında dönüşüm için aktarılacak kaynak ise 15 milyar lira olacak. Ölçek ve lokasyona göre kamunun desteği olmadan dönüşümün olmayacağı alanlar var. Bu anlamda devletin bu yaklaşımı deprem riski ile karşı karşıya olan şehirlerimizdeki dönüşümün sağlıklı ve hızlı bir şekilde yapılmasına büyük fayda sağlayacaktır” dedi.  

GYODER’in, öncelikle ilgili tüm kamu kurumlarını, yetkilileri uyarmaya devam edeceğini belirten Dr. Feyzullah Yetgin, “Kamu yöneticilerine görüşlerimizi ileterek, deprem yönetmelikleri ve kentsel dönüşüm çalışmalarına katkıda bulunmayı sürdüreceğiz. GYODER olarak, başta büyükşehirlerimiz olmak üzere, kentsel dönüşüm sürecinin kapsamlı bir imar reformu ile planlanması gerektiğini savunuyoruz. Öncelikle şehirlerimizi, talep ve ihtiyaçlara göre planlayıp geliştirmeli, değiştirmeli ve dönüştürmeliyiz. İlgili yönetmeliklerin ihtiyaçlara ne ölçüde yanıt verdiğini sorgulanması ve denetlenmesini sağlamalıyız. Olası büyük bir depremde minimum kayıp verilmesi için riskli binaların yeniden inşa edilmesi ve tüm Türkiye’nin yeniden yapılanması için çalışacağız. Deprem bilincinin toplumun tüm kesimleri tarafından benimsenmesi, yeniden yapılanma sürecine büyük bir ivme kazandıracaktır” diye konuştu. 

 

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner182

banner181